Trouble is her only friend and he's back again
Makes her body older than it really is
She says it's high time she went away
No one's got much to say in this town
Trouble is the only way is down
Down,down...
As strong as you were,tender you go
I'm watching you breathing for the last time
A song for heart,but when it is quiet,
I know what it means and I'll carry you home.
If she had wings,she would fly away
And another day God will give her some
Trouble is the only way is down
Down,down...
As strong as you were,tender you go
I'm watching you breathing for the last time
A song for your heart but when it is quiet,
I know what it means and I'll carry you home.
And they were all born pretty in NewYork City tonight
And someone's little girl was taken from the world tonight
Under the stars and stripes.
As strong as you were,tender you go
Im watching you breathing for the last time
A song for your heart but when it is quiet,
I know what it means and I'll carry you home
I'll carry you home...
James Blunt şarkılarının hepsini çook severim.Bu şarkısı da ayrı bir güzel.İlk dinlediğimde sıradan gibi gelmişti,eğer size de öyle olduysa ve artık dinlemiyorsanız bu sayfa hala açıkken şarkıyı da başlatın.Sözleriyle birlikte siz de söyleyin derim:) Bu aralar garip bir dönemden geçiyorum ve bana hızır gibi yetişti bu şarkı,ne dinlesem derdinden kurtardı beni.Ben de belki hala dinlememiş olanlar vardır diye paylaşayım dedim.James Blunt şarkıyı daha da duygusal söylüyor,o ingiliz aksanıyla.
MissBlonde
25 Ekim 2009 Pazar
18 Ekim 2009 Pazar
Brunette Eren Holding'e giderse...
Sonunda yazmak için zaman bulabildiğime inanamıyorum.Hayatım ders çalışmakla geçiyor.Sadece diğer insanların yazdıklarını okuyabilyorum.Neyse.Brunette bugün Lacoste-Burberry-Swatch indirimindeydi.Şöyle bişey var.Devlet kriz kriz diyor fakat insanlar çıldırmış olmalı!Herkes saldırma biçimindeydi.Bende baya bakındım fakat herşey büyük bedendi.Ama şöyle bişey var.Gerçekten ciddi indirim yapıyolar.Bizde anneme bi gömlek,kardeşimede bir polo ve sweat-shirt ile çıktık.
Bu hafta sonum güzeldi ama,uzun süredir görmediğim C. ile B.köyde dolaştık.Mac'e girdik.Yeni çıkan koleksiyonları inceledim ama şöyle birşey var canım hiç birşey almak istemedi.Bir kaç dudak parlatıcısı vardı ama elimde bitirmem gerekenler vardı ayrıca yeni bir dudak parlatıcısı alsam annem kim bilir neler yapardı :).Ondanda korktum...
C. için Mac de ruj baktık.Kendisinin dudakları zaten kırmızı olmasına rağmen C. kendine şeftali ya da kırmızı renkli mat bir ruj istiyor.Eğer sizin kullandığınız ve beğendiğiniz o renkte rujlar varsa lütfen söylermisiniz??Bu arada Mac in Vegas Volt,Russian Red,Lady Danger veya Lady Bug renklerini kullanan varsa memnun olup olmadığınızı yazarmısınız??
Au Revoir!! (:
MissBrunette
Bu hafta sonum güzeldi ama,uzun süredir görmediğim C. ile B.köyde dolaştık.Mac'e girdik.Yeni çıkan koleksiyonları inceledim ama şöyle birşey var canım hiç birşey almak istemedi.Bir kaç dudak parlatıcısı vardı ama elimde bitirmem gerekenler vardı ayrıca yeni bir dudak parlatıcısı alsam annem kim bilir neler yapardı :).Ondanda korktum...
C. için Mac de ruj baktık.Kendisinin dudakları zaten kırmızı olmasına rağmen C. kendine şeftali ya da kırmızı renkli mat bir ruj istiyor.Eğer sizin kullandığınız ve beğendiğiniz o renkte rujlar varsa lütfen söylermisiniz??Bu arada Mac in Vegas Volt,Russian Red,Lady Danger veya Lady Bug renklerini kullanan varsa memnun olup olmadığınızı yazarmısınız??
Au Revoir!! (:
MissBrunette
Çok satanlar
Bu yazıyı 17Ekim 2009 Milliyet'in Cumartesi ekinde gördüm ve sizlerle paylaşayım dedim:)
-L'Oréal grubunun en yüksek satış rakamları elde eden ruju kırmızı Armani Silk.İpeksi görünüm veren,kolay kolay dudaktan çıkmayan bir ruj bu.(75TL)
-Estee Lauder Signiture Lipstick'in 80 denemeyle elde edilen formülü bu ruju kadınların vazgeçilmezi yaptı.Kuzey Amerika,Avrupa ve Asya'da 500 kadın üzerinde denendi,ayrıca doğru koku seviyesini yakalamak için 250 kadın üzerinde de 150 yeni koku test edildi.(52 TL)
-Avon'un yıldızı Ultra Colour Rich isimli kırmızı ruju.İçeriğindeki E vitaminiyle dudakları da nemlendiriyor.(21,80TL)
-Oriflame'in 2009'da en çok giden ürünü Tender Care Balm.Doğal balmumu içeren formülüyle dudaklar dışında yüzde,tırnaklarda ve cildinizin kuru-sert bölgelerinde kullanılabiliyor.(13TL)
-Türk kadınları fondtende ağırlıklı olarak L'Oréal Paris True Match'i tercih etti.Ten rengine ve dokusuna birebir uyum sağladığı söylenen fondöten maske etkisi yaratmıyor.(50TL) [Deneyeniniz var mı?Bu fondöten hakkındaki yorumlarınızı esirgemeyin benden:))]
-Belki de kadınların makyajda en vazgeçemediği ürün olan kapatıcı dalında ise ödül Bobbi Brown'a gitti.Creamy Concealer Kit markanın bu yıl Türkiye'de en çok satan ürünü.Gözaltı halkalarını ve koyulukları kapatıyor,pudraysa kapatıcıyı sabitliyor.(53TL)
-L'Oréal grubunun 2009'da en çok Yves Saint Laurent'ın Volume Effect Faux adlı rimeli sattı. (59TL) [Peki bunu denediniz mi?Yorumlarınızı bekliyorum tekrar.:)]
-Max Factor'un yıldız ürünü de maskara.False Lash Effect'in 'sıvı kirpik' formülü ve şimdiye kadar markanın kullandığı en büyük fırça sayesinde kirpiklerin iki kat daha hacimli olduğu iddia ediliyor.(43TL)
-[Sıra sonunda benim bebeğime geldi:)]
Estee Lauder grubunun en hızlı giden maskarası MAC'in Zoom Lash'i oldu.(33TL)
-2009'un en çok satan cilt bakımı ürünlerinden biri de Estee Lauder Advanced Night Repair adlı gece serumu.Bu ürün sadece Türkiye'de değil,dünyada da çok sattı,bir sene içindeki satış adedi 1 milyon 629 bin 199'u buldu.(205TL)
-Dermalogica'nın cilde yumuşak ve parlak bir görünüm sağlayan ürünü Daily Microfoliant bu yıla damgasını vuranlardan.(150TL)
-Olay'in 2009'da Türkiye'de en çok satılan ürünü olan Regenerist Mikro Yapılandırıcı Krem için dünya genelinde 32bin kadın bekleme listelerine yazıldı.Yaşlanmanın belirgin şekilde gözlemlendiği bölgeleri hedef alıyor ve yaşlanmayı geciktirdiği iddia ediliyor.(72,50TL)
-Nivea Visage Expert Lift 2009'da markanın en başarılı serisi oldu.Seri içinde en çok satan ürün ise gündüz kremi.Cildi toparlayıp sıkılaştırdığı ve pürüzsür bir görünüm verdiği söyleniyor.(44TL)
-Türkiye'de ciddi rakamlarda satış yapan Shiseido'nun satış anlamında bir numaralı ürünü Benefiance Concentrated Anti-Wrinkle göz kremi.(160TL)
-İlerleyen yaşlarda ortaya çıkan yüz hatlarındaki dolgunluk kaybı ve boyunda oluşan sarkmaya çozüm bulduğu iddia edilen L'Oréal Paris Revitalift L'Oréal'in en çok satan cilt bakım ürünü.(40TL)
MissBlonde
-L'Oréal grubunun en yüksek satış rakamları elde eden ruju kırmızı Armani Silk.İpeksi görünüm veren,kolay kolay dudaktan çıkmayan bir ruj bu.(75TL)
-Estee Lauder Signiture Lipstick'in 80 denemeyle elde edilen formülü bu ruju kadınların vazgeçilmezi yaptı.Kuzey Amerika,Avrupa ve Asya'da 500 kadın üzerinde denendi,ayrıca doğru koku seviyesini yakalamak için 250 kadın üzerinde de 150 yeni koku test edildi.(52 TL)
-Avon'un yıldızı Ultra Colour Rich isimli kırmızı ruju.İçeriğindeki E vitaminiyle dudakları da nemlendiriyor.(21,80TL)
-Oriflame'in 2009'da en çok giden ürünü Tender Care Balm.Doğal balmumu içeren formülüyle dudaklar dışında yüzde,tırnaklarda ve cildinizin kuru-sert bölgelerinde kullanılabiliyor.(13TL)
-Türk kadınları fondtende ağırlıklı olarak L'Oréal Paris True Match'i tercih etti.Ten rengine ve dokusuna birebir uyum sağladığı söylenen fondöten maske etkisi yaratmıyor.(50TL) [Deneyeniniz var mı?Bu fondöten hakkındaki yorumlarınızı esirgemeyin benden:))]
-Belki de kadınların makyajda en vazgeçemediği ürün olan kapatıcı dalında ise ödül Bobbi Brown'a gitti.Creamy Concealer Kit markanın bu yıl Türkiye'de en çok satan ürünü.Gözaltı halkalarını ve koyulukları kapatıyor,pudraysa kapatıcıyı sabitliyor.(53TL)
-L'Oréal grubunun 2009'da en çok Yves Saint Laurent'ın Volume Effect Faux adlı rimeli sattı. (59TL) [Peki bunu denediniz mi?Yorumlarınızı bekliyorum tekrar.:)]
-Max Factor'un yıldız ürünü de maskara.False Lash Effect'in 'sıvı kirpik' formülü ve şimdiye kadar markanın kullandığı en büyük fırça sayesinde kirpiklerin iki kat daha hacimli olduğu iddia ediliyor.(43TL)
-[Sıra sonunda benim bebeğime geldi:)]
Estee Lauder grubunun en hızlı giden maskarası MAC'in Zoom Lash'i oldu.(33TL)
-2009'un en çok satan cilt bakımı ürünlerinden biri de Estee Lauder Advanced Night Repair adlı gece serumu.Bu ürün sadece Türkiye'de değil,dünyada da çok sattı,bir sene içindeki satış adedi 1 milyon 629 bin 199'u buldu.(205TL)
-Dermalogica'nın cilde yumuşak ve parlak bir görünüm sağlayan ürünü Daily Microfoliant bu yıla damgasını vuranlardan.(150TL)
-Olay'in 2009'da Türkiye'de en çok satılan ürünü olan Regenerist Mikro Yapılandırıcı Krem için dünya genelinde 32bin kadın bekleme listelerine yazıldı.Yaşlanmanın belirgin şekilde gözlemlendiği bölgeleri hedef alıyor ve yaşlanmayı geciktirdiği iddia ediliyor.(72,50TL)
-Nivea Visage Expert Lift 2009'da markanın en başarılı serisi oldu.Seri içinde en çok satan ürün ise gündüz kremi.Cildi toparlayıp sıkılaştırdığı ve pürüzsür bir görünüm verdiği söyleniyor.(44TL)
-Türkiye'de ciddi rakamlarda satış yapan Shiseido'nun satış anlamında bir numaralı ürünü Benefiance Concentrated Anti-Wrinkle göz kremi.(160TL)
-İlerleyen yaşlarda ortaya çıkan yüz hatlarındaki dolgunluk kaybı ve boyunda oluşan sarkmaya çozüm bulduğu iddia edilen L'Oréal Paris Revitalift L'Oréal'in en çok satan cilt bakım ürünü.(40TL)
MissBlonde
11 Ekim 2009 Pazar
the eternal sunshine of the spotless mind.
Clementine Kruczynski (Kate Winslet) ile Joel Barish (Jim Carrey) bir kumsalda tanışırlar. Birbirlerinden çok farklıdırlar. Joel, içine kapalı ve mantıklı; Clementine, dışa dönük ve içgüdüleriyle hareket eden biridir. Birbirlerini severler. Sonra zamanla sorunlar başlar, en ufak şey batar, tahammülsüzlük artar. Ayrılırlar. Clementine mutsuzdur. Joel’i unutarak mutsuzluğunu bitirebileceğini düşünür. İnsanların hafızalarını temizleyen bir doktora gider. Joel ile ilgili tüm anılarını sildirir. Bu durum karşısında hayal kırıklığına uğrayan ve Clementine’i unutmak için aynı prosedürü kendi üstünde uygulatmaya karar veren Joel, sıkı kurallar ve tam gizlilik ilkesiyle çalışan deneysel tıp merkezi Lacuna Laboratuarı’nın yolunu tutar. Kendisi de Clementine’ın anılarından kurtulmak ister. Fakat o uykusundayken yürütülen işlemin bir noktasında, kaybetmek istemediği hatıralarla karşılaşır. Vazgeçmek ister. Clementine’ı içinde tutmak ister. Ama uyku halindeyken sesini duyuramaz. Ve Clementine’ı zihninin içinde saklamaya çalışır. Birlikte Joel’in zihninde bir yolculuğa çıkar ve birbirlerini kaybetmemeye çalışırlar.
Oyuncular
Jim Carrey
Kate Winslet
Mark Ruffalo
Kirsten Dunst
Elijah Wood
Tom Wilkinson
Kaynak:vikipedi
Bu film tek kelimeyle muhteşem.Oyuncu kadrosu,konusu herşeyiyle.Fakat şunu söyleyebilirim ki biraz ağır bir film.Ben bu filmi ilk izlediğimde hava kapalı ve yağmur yağıyorudu.Nasıl ağladığımı tahmin edin.Eğer hala izlemediyseniz çok geçmeden Brunette izlemenizi önerir :)
missbrunette
10 Ekim 2009 Cumartesi
L'Oréal ve Nivea Mucizesi 2
7 Ekim 2009 Çarşamba
6 Ekim 2009 Salı
Smokey Eyes
Düğünlere giderken bile göz makyajını az yapan biriyim:) Ama şu Smokey Eye modasına bayılıyoruumm!Evde kaç kere denedim ama pek beceremiyorum,illa bi tarafı yamuk oluyor.Yılmadan denemeye devam ediyorum,deneye deneye başarırım diye,şimdi ilk deneyimimden daha iyi yaptığım kesin:)Bakalım kimler smokey eyes makyajı yapmış?;)
Keira Knightley:
Charlize Theron:
Taylor Momsen,birçok fotoğrafında smokey eyes makyajlı.Ama ben ona yakışmadığını düşünüyorum,hatta Taylor'ın bu göz makyajını smokey eyes'dan çok,kendilerini 'rock'çı'olarak tanımlayan kızların yaptığı göz makyajına benzetiyorum.
Beyonce,çook güzel bi makyaj!:)
Vee,en beğendiğimi sona sakladım:) :Jessica Alba!
Siz smokey eyes makyajı hakkında neler düşünüyorsunuz?En çok hangi ünlüye yakıştırıyorsunuz?
MissBlonde
Keira Knightley:
Charlize Theron:
Taylor Momsen,birçok fotoğrafında smokey eyes makyajlı.Ama ben ona yakışmadığını düşünüyorum,hatta Taylor'ın bu göz makyajını smokey eyes'dan çok,kendilerini 'rock'çı'olarak tanımlayan kızların yaptığı göz makyajına benzetiyorum.
Beyonce,çook güzel bi makyaj!:)
Vee,en beğendiğimi sona sakladım:) :Jessica Alba!
Siz smokey eyes makyajı hakkında neler düşünüyorsunuz?En çok hangi ünlüye yakıştırıyorsunuz?
MissBlonde
2 Ekim 2009 Cuma
Makas
Bugün Blonde ne mi yaptı?HK'nin tavsiyeleri üzerine Makas Kuaför'e gittii,saçlarını kestirdi:)
Okul çıkışı tüm cesaretimi topladım ve kuaförün kapısını açtım.İnanılmaz küçük bi yer,ilk defa gidiyorsanız,şok olacağınıza garanti verebilirim:D Daha sonra,kasiyerin 'Hoşgeldiniz' demesiyle kendime geldim ve saçımı kestireceğimi söyledim.O fazla küçük yerdeki masaya oturdum ve Elle dergisinden başladım okumaya:) Baya bi bekledim,sanırım yarım saat sonra sıra bana geldi.Üst katta saçlarım yıkandı(ne kullandılar bilmiyorum ama saçlarım mis gibi kokuyor şimdi),sonra tekrar aşağı indirildim ve o koltuğa oturdum:D Saçımı kesecek olan adamla baya bi konuştuk,neyi nasıl yapsın diye.Ben önceki kahkül kestirişimde nasıl kötü kesildiğini söyledim,ve öyle bir modelin benim yüz tipim için çok büyük yanlış olduğunu söyledi ve kahküllerimi tam istediğim gibi kesti:)Saç boyuna gelince,baya düşündüm.Sonra HK'nin 'tam gösterdiğiniz boyda kesiyorlar' sözüne güvenerek direk söyledim.Gerçekten de tam istediğim boyda kestiler.Ücreti ödemek için kasaya yöneldim ve şeker kasiyer kız,'Çok güzel olmuşsun'dedi.Ben de aldım gazı,harika oldum diyerek koyuldum yola:)Eve geldiğimde saçlarım çok kısa göründü gözüme:( Farkettim ki,fazla kısa göstermişim.Olsun,babaannemin söylediği gibi:'Kökü bende nasıl olsa':D Kuaför arıyorsanız kesinlikle öneririm.Yapacakları her işlemden nce anlatıyorlar ve tamam derseniz yapıyorlar.Tabii o sırada nedenini de anlatıyorlar.Mesela benim uçlarımı hafifletti,çok saçım varmış ve ağırmış.Ben de seve seve kabul ettim,çünkü saçım gerçekten çok ağır.Uzun lafın kısası,görmek için en azından uçlarınızdan aldırmaya gidin derim ben:)
Bu arada,yerini bilmeyenler için söyleyeyim,Bahçeşehir Üniversitesi Beşiktaş Kampüsü'nün ve İstanbul Adliyesi'nin karşısında.
MissBlonde
Okul çıkışı tüm cesaretimi topladım ve kuaförün kapısını açtım.İnanılmaz küçük bi yer,ilk defa gidiyorsanız,şok olacağınıza garanti verebilirim:D Daha sonra,kasiyerin 'Hoşgeldiniz' demesiyle kendime geldim ve saçımı kestireceğimi söyledim.O fazla küçük yerdeki masaya oturdum ve Elle dergisinden başladım okumaya:) Baya bi bekledim,sanırım yarım saat sonra sıra bana geldi.Üst katta saçlarım yıkandı(ne kullandılar bilmiyorum ama saçlarım mis gibi kokuyor şimdi),sonra tekrar aşağı indirildim ve o koltuğa oturdum:D Saçımı kesecek olan adamla baya bi konuştuk,neyi nasıl yapsın diye.Ben önceki kahkül kestirişimde nasıl kötü kesildiğini söyledim,ve öyle bir modelin benim yüz tipim için çok büyük yanlış olduğunu söyledi ve kahküllerimi tam istediğim gibi kesti:)Saç boyuna gelince,baya düşündüm.Sonra HK'nin 'tam gösterdiğiniz boyda kesiyorlar' sözüne güvenerek direk söyledim.Gerçekten de tam istediğim boyda kestiler.Ücreti ödemek için kasaya yöneldim ve şeker kasiyer kız,'Çok güzel olmuşsun'dedi.Ben de aldım gazı,harika oldum diyerek koyuldum yola:)Eve geldiğimde saçlarım çok kısa göründü gözüme:( Farkettim ki,fazla kısa göstermişim.Olsun,babaannemin söylediği gibi:'Kökü bende nasıl olsa':D Kuaför arıyorsanız kesinlikle öneririm.Yapacakları her işlemden nce anlatıyorlar ve tamam derseniz yapıyorlar.Tabii o sırada nedenini de anlatıyorlar.Mesela benim uçlarımı hafifletti,çok saçım varmış ve ağırmış.Ben de seve seve kabul ettim,çünkü saçım gerçekten çok ağır.Uzun lafın kısası,görmek için en azından uçlarınızdan aldırmaya gidin derim ben:)
Bu arada,yerini bilmeyenler için söyleyeyim,Bahçeşehir Üniversitesi Beşiktaş Kampüsü'nün ve İstanbul Adliyesi'nin karşısında.
MissBlonde
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)